Tag Archives: SEO

dönüşüm pikseli

Takip Pikselleri Dönüşüm Oranlarınızı Nasıl Etkiliyor?

Konu web sitesi veri takibi ve takip pikselleri olduğunda her şeyin fazlası zarar sözü tam anlamıyla bir gerçeklik.

Bir web sitesinde bulunan her takip etiketi (diğer adıyla takip pikseli) siteyi yavaşlatır, çünkü bu pikselleri başka bir sunucudan yüklemesi gerekiyor ki işini yapabilsin.

Zaman içerisinde bu takip piksellerinin toplamı web sitesinin hızının satışları etkileyecek kadar düşmesine neden olabilir.

Peki bir pikselin satışları etkilemesi için ne kadar yavaşlamaya neden olması gerekiyor? Yaklaşık 1 saniye.

Geçmişte yaşadığımız tecrübeler gösteriyor ki yılda 1 Milyon TL ciro yapan bir web sitesinin yükleme hızında piksellerin neden olduğu her 1 saniyelik yavaşlama 75 Bin TL yıllık satış kaybına neden oluyor.

Takip Pikseli Nedir?

Bir takip pikseli web sitenizi geliştirmeniz için kullanabileceğiniz verileri toplamak için üçüncü parti hizmetleri kullanıyor.

Genel olarak takip pikseli olarak tanımlanmalarının nedeni geleneksel olarak bir web sitesinin takip etmenin yolu transparan 1 piksellik bir görselin web sitenize yüklenmesiydi. Ancak birçok hizmet sunucusu artık veri toplama yerine JavaScript kodları kullanıyor.

Kesinlikle bunlarla sınırlı olmasa da JavaScript kodunu kullanan yaygın servislerden bazıları Google Analytics, Omniture, CrazyEgg, SeeWhy, DoubleClick, Google AdWords, Certona, ChannelAdvisor, ve MediaMath.

Takip Piksellerinin Diğer Zararları

Güvenlik Zafiyetleri

Takip pikselleri bir web sitesi için direkt olarak güvenlik sorunlarına neden olabilir.

Birçok eski şirketin sistemlerine sızılmasıyla birlikte, web siteleri aynı açıkları e-ticaret sitelerine de pikseller sayesinde sokabilirler.

Bir şirket için değerli olan veri aynı zamanda bu takip piksellerini kullanarak müşterileriniz hakkında veri toplayacak olan üçüncü parti kişiler için de değerli olabilir.

Satışlarda azalma

Bunu tekrarlamakta fayda var. 1 Milyon TL ciro yapan bir web sitesinin yükleme hızında piksellerin neden olduğu her 1 saniyelik yavaşlama 75 Bin TL yıllık satış kaybına neden oluyor.

Kopya veriler

Şirketlerin veri toplamak için kullandığı takip piksellerinin birçoğu aslında kopya veri topluyor.

Sayfa görüntülemesini veya ısı haritasını gösteren pikseller kısa süreli test etmek için harika araçlar, ancak tam zamanlı kullanılarak kopya veri toplamayan araçlar genel olarak Google Analytics ve Omniture ile sınırlı.

Sayfa görüntülemesi ve ısı haritasını gösteren araçları kullanmak için en iyi zamanlar önemli test zamanları veya web sitesinin tasarımının değiştirilmesinden hemen sonrasıdır.

Ne Yapabilirsiniz?

Takip pikselleri ölçülü olarak kullanılmalıdır. Takip pikseli kaosu yaşamamak için aşağıdakileri göz önünde bulundurun:

– Sadece ihtiyacınız olduğu kadar kullanın. Bir yığın kopya veriye sahip olmak sadece değerli veri ve analiz kıtlığına neden olur. Gerçekten bu verilerin hepsini hazmedip analiz ederek bunlara dayanan değişiklikler yapabilecek misiniz? Veri tabanı ne kadar büyük olursa bunlara dayanarak harekete geçmeniz o kadar zorlaşır.
– Pikselleri sayfa yüklendikten sonra yükleyin ve hepsini aynı anda yükleyin. İyi bir web geliştiriniz varsa size bu konuda yardımcı olabilir.
– Özel bir sebep için kullanılan pikselleri sadece lazım oldukça kullanın. Örneğin, bir web sitesinin yeniden tasarlanmasının hemen ardından test etmek amacıyla.
– Verilerinizi (https aracılığıyla) güvenliğe alarak güvenlik açıklarının kapatıldığından emin olun.

RankMedya olarak, verilere dayanarak karar vermeye inanıyoruz. Ama altından çıkılmaz hale gelmeden önce kullanılabilir olan verinin bir limiti var. Ayrıca bir markanın kopya veriye sahip olmak için gözden çıkarabileceği site performansının (ve kazancın) da bir limiti vardır.

spam trafik

Spam Trafik Nasıl Engellenir?

Spam ve sahte trafik Google Analytics’ten nasıl kaldırılır?

Eğer Google Analytics hesabınızda herhangi bir sahte trafik belirtisi varsa veya bu tarz bir trafik olup olmadığını görmek istiyorsanız, bu yazı sizin için. Bu yazıda, sahte trafik size Google Analytics raporlarındaki sahte trafiğin zararlarını nasıl minimuma düşürebileceğinizi hatta tamamen ortadan kaldırabileceğinizi göstereceğiz.

Sahte trafiğe giriş

Google Analytics bağlamında bakıldığında, sahte trafik GA mülkünüze gönderilen bir yere birden fazla sahte tıklamalara verilen isimdir. “Tıklama” Google Analytics mülkünüze gönderilen gönderilmekte olan web sitesi etkileşimine verilen isimdir. Bu tıklamalar sayfa görüntülemesi de olabilir, ekran görüntülemesi de, satın alma da.

Sahte tıklama ise gerçek bir insan yerine bir program veya bot tarafından gerçekleştirilen eyleme verilen isimdir. An itibariyle herhangi bir GA tıklamasının sahtesini yapmak mümkün. Bunun anlamı ise spam yapan kişinin referans trafiğini, organik trafiği, direkt trafiği, sosyal medya yönlendirmelerini, vb. sahte bir şekilde yapılabilmesi anlamına geliyor.

Ölçüm protokolünü doğru bilerek, bir GA mülkündeki tüm satışları şişirmek, düşük göstermek, veya tamamen yok etmek mümkün. Bu işlemi yapmak isteyen bir spamcı veya hackerın tek ihtiyacı olan GA mülk kimliğiniz. Ardından herhangi bir erişim iznine sahip olması gerekmeksizin dünyanın her yerinden analitik verilerinizi tamamen değiştirebilir. Bu çoğu kişinin haberdar bile olmadığı büyük bir veri riski. Google Analytics’in Pro versiyonunu kullanmak bile sizi bu riskten kurtarmayavaktır.

Sahte Trafik gödermekten kim faydalanıyor olabilir?

Bu işi yapan kişiler sahte trafik gönderimini parayla yaptıkları için maddi açıdan kar sağlıyorlar. Ayrıca Dijital Pazarlamacılar(özellikle SEO uzmanları) da sahte trafik gönderiminden fayda sağlıyor olabilirler. GA üzerindeki organik trafik rakamlarını yapay olarak şişirmek ve ardından müşterilerinin önünde bununla övünmek de bir fayda olarak görülebilir. Kısacası size sahte trafik gönderme yoluyla maddi veya herhangi bir şekilde fayda sağlayan herkes bu sahte trafiği gönderiyor olabilir. Son zamanlarda görülen sahte trafik propaganda yapmak amacıyla kullanılan diyalog spamıydı. Bunun bir örneği de “Donald Trump”a oy verin yazan spam trafikler.

Her şey botlarla alakalı

Bot bir işlemi düzenli ve sürekli şekilde yapmaları için tasarlanmış yazılımlara verilmiş isimdir. Botlar genellikle web sitelerinin dizine alınması amacıyla kullanılmaktadır. Ama aynı zamanda da kötü amaçlı şu işlemler için de kullanılabilirler:

1. Tıklama sahtekarlığı yapmak için( reklam bütçesini yükseltmek veya rakiplere boş yere para harcatmak için)
2. Spam mailler için e-mail adreslerini toplamak
3. Sahte kullanıcı hesapları oluşturmak
4. Spam amaçlı yorum göndermek
5. Spam web siteleri oluşturmak için web sitelerinin içeriklerini çalmak
6. Reklam yapmak veya webmasterlardan para istemek için zararlı yazılım yaymak
7. Sahte trafik gönderimi için Google Analytics kimlik bilgilerini toplamak
8. Web sitelerine sahte trafik göndermek

Bir botun nasıl kullanıldığına bağlı olarak botları iyi huylu veya kötü huylu olarak ikiye ayırabiliriz. İyi huylu botlara örnek olarak Google’ın web sitelerini gezerek indekslemek için kullandığı “googlebot”u verebiliriz. İyi huylu botlar robots.txt dosyası içerisindeki yönergelere uyarlar ama kötü huylu olanlar uymaz. Spam botları güvenlik önlemleri tarafından kolayca bulunmamak amacıyla kendilerini gizlemek için birkaç yöntem kullanabilirler. Kendilerini Chrome, Internet Eplorer, vb. bir tarayıcı olarak gösterebilirler. Düzgün bir web sitesinden geliyormuş gibi kendilerini gösterebilirler.

Tüm spam botlar Google Analytics’e sahte trafik gönderme amacıyla kullanılmayabilirler. Ama analitik verinizle oynama niyetleri olsun olmasın, web sitenizin bant genişliğini yiyerek web sitenizin performansını kötü yönde etkileyebilirler. En kötü durumda ise web sitenizi hacklemek için veya web sitenize zararlı yazılım yüklemek için kullanılabilirler. Google Analytics özelinde bakıldığında iki tür spam bot vardır:

1. Web sitelerini ziyaret eden spam botlar
2. Web sitelerini ziyaret etmeyen spam botlar

Web sitelerini ziyaret eden spam botlar (İlk nesil botlar)

Bu botlar sahte trafik göndermek için web sitelerini ziyaret ederler(genellikle referal trafiği). Bu botlar hergün yüz binlerce web sitesini gezerek sahte referal başlığıyla web sitelerine HTTP talepleri gönderebilirler. Bot olduklarının anlaşılmaması için sahte referal başlıkları oluşturarak gönderirler. Sahte başlıklar spam yapan kişinin tanıtmak veya backlink göndermek istediği web sitelerine link içerebilir. Örneğin, spam botlar “bbc.co.uk” adresini referal olarak gösterebilirler. bbb.co.uk kaliteli bir web sitesi ve buradan gelen bir trafiği raporunuzda gördüğünüzde bu web sitesinden gelen trafiğin sahte olabileceğini düşünmeyip aslında BBC’den size trafik gelmediğini farketmeyebilirsiniz bile.

Web siteniz sahte referal başlığına sahip spam botlardan bir HTTP talebi aldığında, bunlar sunucu kayıtlarına anında kaydedilir. Bazı SEO danışmanları bu tarz spam botları link inşaası için kullanabilirler. Spam gönderilen web sitesinin sunucu kayıtlarının herkes tarafından görülebilir olmasıyla(diğer deyişle taranarak indekslenebilmesi) Google’ın buradaki referal linklerine backlink değeri vermesi ve öne çıkarmak istedikleri web sitelerine arama sıralamalarında daha üst sıralarda yer vereceği umuduyla bunu yapabilirler(Uyarı: Bu yöntem işe yaramamakla birlikte web sitenizin Google tarafından cezalandırılmasına neden olabilir).

Bu spam botları javascript’i çalıştırma özelliğine sahipler, bu yüzden de Google Analytics’in spam trafiği filtrelemek için kullandığı yöntemleri aşabilirler. Bu özellik nedeniyle Google Analytics’teki referal raporunuzda bu tarz spam botlarının trafiklerini görebilirsiniz.

Google Analytics’te referal spamlar nasıl bulunur?

Referal spamlarını bulmak ve düzeltmek için aşağıdaki adımları izleyin:

Adım 1: GA içerisinde “Yönlendirmeler” sekmesini seçin.

Adım 2: “Yönlendirmeler” raporunun tarihini son iki ay olacak şekilde değiştirin.

Adım 3: Yönlendirmeler raporunuzu aşağıdaki regexi kullanarak bulmak için hemen çıkış oranına göre azalan şekilde düzenleyin(kesin sonuç vermeyebilir):

semalt|button|ilovevitaly|darodar|hulfingtonpost|ranksonic|[0-9]{1,3}\.[0-9]{1,3}|website|[0-9][a-z]|free|click|blackhatworth|makemoneyonline|priceg|best-seo-offer|familyfocusblog|traffic|anal-acrobats|buy-cheap-online|deximedia|webmaster|link|event-tracking|discover-results|fwdservice|pornhub-forum

Adım 4: %100 veya %0 hemen çıkış oranı olan ve 10dan fazla oturum gerçekleştiren yönlendirmeleri arayın. Bunlar büyük olasılıkla spam yönlendirmeleri.

Not: Spam yönlendirmelerinin detaylı listesine buradan ulaşabilirsiniz.

Adım 5: Eğer şüpheli bir görünüme sahip referal trafiğinin kimliğini belirleyemiyorsanız, risk alarak web sitesini ziyaret etmeniz ve düzgün bir web sitesi olup olmadığını ve size gerçekten backlink verip vermediğini kontrol etmeniz gerekiyor. Bunu yapmadan önce websitenizde antivirüs yazılımı kurulu olduğundan emin olun, çünkü kötü niyetli web siteleri ziyaretinizden hemen sonra cihazınıza virüs bulaştırabilirler.

Şüpheli web sitelerine girerken Google Chrome tarayıcısı kullanın. Chrome kötü niyetli yazılım yayan web sitelerini diğer tüm tarayıcılardan daha hızlı bir şekilde tanımlayabilmektedir. Bu yüzden eğer Chrome kullanırsanız web sitenizin referral linklerini ziyaret ederken kötü niyetli yazılımlara maruz kalma ihtimalinizi minimuma düşürmül olursunuz.

Adım 6: Web sitenizde engellemek istediğiniz tüm spam yönlendirme sitelerini bir yere kayıt edin.

Adım 7: Spam yönlendirenlerin listesini düzenli ifadelere çevirin. Örneğin, eğer spam yönlendirmelerinin listesi aşağıdaki gibiyse:

semalt.com
semalt.semalt.com
buttons-for-website.com
blackhatworth.com
7makemoneyonline.com

düzenli ifade şu şekilde olmalı:

semalt|buttons|blackhatworth|7makemoneyonline(\.com)+

Bu regexi daha sonra GA görünüm filtresini düzenlemek için kullanacağız. GA görünümünden çıkarmak istediğiniz tüm spam referallarının doğru bir şekilde temsil edildiği bir regex oluşturduğunuzdan emin olun.

Refferal spamı nasıl engellenir?

Spam yönlendirmelerini belirledikten sonra, bunların web sitenizi tekrar ziyaret etmesini önlemek için mümkün olduğunca hızlı bir şekilde engelleyin. Bot ziyaretleri sunucu kayıtlarında kaydedildiği için, bu tarz botları .htaccess dosyası(veya dengi)nı kullanarak engelleyebilirsiniz.

Aşağıdaki yöntemleri kullanarak refferal spamınını engelleyebilirsiniz:

1. Spambot tarafından kullanılan yönlendirmeyi engellemek
2. Spambot tarafından kullanılan IP adresini engellemek
3. Spambot tarafından kullanılan IP adres bölgesini engellemek
4. Spambot tarafından kullanılan sahte kullanıcıları engellemek
5. Google Analytics “Bot filtreleme” özelliğini kullanmak

Yöntem 1: Spambot tarafından kullanılan yönlendirmeyi engellemek

.htacces dosyanıza erişin ve semalt.com ve alt domainlerinden gelen tüm http ve https referalllarını engellemek için aşağıdaki kodu ekleyin:

RewriteEngine On
Options +FollowSymlinks
RewriteCond %{HTTP_REFERER} ^https?://([^.]+\.)*semalt\.com\ [NC,OR]
RewriteRule .* – [F]

Diğer spambotlar tarafından kullanılan referalları engellemek için de benzer kod kullanın.

Note: Tüm spambotlar referal başlığı göndermez. Bu tarz botlar tarafından yapılan referal trafiği GA raporlarında görülmeyebilir. Bu trafik raporlarda direkt trafik kısmında göreülebilir ve bulunması daha zor olabilir. Bir referal başlığı kullanılmadığında trafik Google Analytics tarafından direkt trafik olarak tanımlanmaktadır.

Spambot aynı zamanda onlarca sahte referal başlığı da oluşturabilir. Bu yüzden, eğer bir referalı engellerseniz, web sitenize başka bir sahte referal gönderebilirler. Bu nedenle GA filtresiyle ya da .htaccess kullanarak engellemiş olmanıza bakılmaksızın, web sitenizin spambotu tam anlamıyla engellediğinin bir garantisi yok.

Yöntem 2: Spambot tarafından kullanılan IP adresini engellemek

.htaccess dosyanıza erişin ve aşağıdaki gibi bir kod ekleyin:

RewriteEngine On
Options +FollowSymlinks
Order Deny,Allow
Deny from 234.45.12.33

NOT: Bunu direkt kopyala+yapıştır yapmayın, çünkü işe yaramayacaktır. Bu, .htaccess dosyasında bir IP aderesini nasıl engelleyeceğinizi göstermek için sadece bir örnek. Spambotlar farklı farklı IP adreslerinden gelebilirler. Bu yüzden spambotların web sitenize girmek için kullandığı farklı IP adreslerini düzenli olarak eklemeniz gerekmekte.

Öneri: Sadece web sitenizi etkileyen zararlı IP adreslerini engelleyin. Bilinen tüm spam IP’lerini engellemeye çalışmayın. Çünkü bu htaccess dosyanızın yönetimini zorlaştıracağı gibi sunucu performansınızı da etkileyecektir. Eğer engellenen IP adresleri listesi hızlı bir şekilde büyüyorsa ciddi web sitesi/ağ güvenliği sorunlarınız var demektir. Hosting firmanız veya sistem yöneticinizle iletişime geçin. Engellenmiş IP adreslerinin listesini bulmak için Google’ı arayın. Bu konuyu bilinen zararlı IP adreslerini bularak engelleyen bir kod yazarak otomatik hale getirmelisiniz.

Yöntem 3: Spambot tarafından kullanılan IP bölgesini engellemek

Eğer belli bir IP bölgesinin spam botları tarafından kullanıldığına eminseniz o zaman bu IP bölgesinin tamamını aşağıdaki kodu kullanarak engelleyebilirsiniz:

RewriteEngine On
Options +FollowSymlinks
Deny from 76.149.24.0/24
Allow from all

Burada 76.149.24.0/24 CIDR bölgesidir. CIDR IP adresi bölgelerini tanımlamak için kullanılan bir metoddur. CIDR ile engellemek tek tek IP adreslerini engellemekten daha kolaydır çünkü sunucunuzda daha az yer kaplar.

Öneri: Bu aracı kullanarak CIDR’ı IP’ye veya IP’yi CIDR’a dönüştürebilirsiniz:
http://www.ipaddressguide.com/cidr

Eğer spambot bir botnet(belli bir bölgede veya dünya çevresinde yayılmış olarak bulunan zararlı bilgisayarlar ağı) kullanıyorsa, web sitenize yüzlerce farklı IP adresinden erişerek IP engellemeyi tamamen anlamsız hale getirebilir.

Bir spambotun web sitenizin trafiğini alt üst etme yetenekleri kullandıkları botnetlerle orantılıdır. Botnetin boyutu ne kadar büyükse web sitenize erişen botun geleneksel güvenlik önlemlerine yakalanmadan kullanabileceği IP adresleri de o kadar çoğalmaktadır. Birçok spambot zararlı yazılım yayarak cihazınızı botnetin bir parçası haline getirmek üzere tasarlanmıştır. Bilgisayarınız botnetin bir parçası olduktan sonra spam, virüsler ve diğer zararlı programları başka bilgisayarlara yaymak için kullanılırlar.

Dünya çapında gerçek kullanıcılar tarafından kullanılan ve botnetin bir parçası olan binlerce bilgisayar var. Bilgisayarınızın botnetin bir parçası olması ve bundan habersiz olmanız büyük bir ihtimal. Bu yüzden bir botneti engellemeye karar verdiyseniz, gerçek kullanıcılardan gelen trafikleri kaybetme şansınız da yüksek.

Eğer spambotların trafiği IP adresi engellemesine rağmen web sitenizin trafiğini ciddi manada alt üst ediyorsa “penetrasyon testi”ne ve “bot koruma hizmeti”ne para harcamayı düünmelisiniz.

Yöntem 4: Spambot tarafından kullanılan sahte kullanıcıları engellemek

Haftada bir kez sunucu kayıt dosyalarınızı inceleyin ve zararlı kullanıcı aracılarını(spambotlar tarafından kullanılan sahte kullanıcılar) engelleyin. Engelli kullanıcılar web sitenize erişemezler. Zararlı sahte kullanıcıları aşağıdaki gibi bir kod kullanarak engelleyebilirsiniz:

RewriteEngine On
Options +FollowSymlinks
RewriteCond %{HTTP_USER_AGENT} Baiduspider [NC]
RewriteRule .* – [F,L]

Google’da yapacağınız bir arama ile bilinen zararlı sahte kullanıcıların kayıtlarının tutulduğu büyük listelere sahip web sitelerine erişebilirsiniz. Web sitenizdeki zararlı sahte kullanıcıları bulmak için bu kayıtları kullanabilirsiniz. Bu süreci otomatik hale getirmek için kodlama yapmanız faydanıza olacaktır. Bilinen tüm zararlı sahte kullanıcıların bulunduğu bir veri tabanı oluşturarak bu kullanıcıları otomatik olarak bulup engellemek için kodunuzu kullanın.

Zararlı sahte kullanıcılara sürekli yenileri eklenerek bazılarının ortadan kaybolması nedeniyle veri tabanınızı güncel tutmanız gerekmektedir. Sadece sizin web sitenizi engellemekte olan kullanıcıları engelleyin. Bilinen tüm zararlı sahte kullanıcıları engellemeye çalışmayın. Aksi halde .htaccess dosyanız yine çok büyük hale gelerek yönetmesi zor ve sunucu performansınızı etkileyen bir hale gelecektir.

Öneri: Sistem yöneticisinden yardım alın. Müşterinizin/şirketinizin web sitesini 7/24 zararlı davranışlardan korumak tam anlamıyla sizin işiniz değil. Sistem yöneticiniz veya ağ güvenliğinden sorumlu olan kişi spambot saldırılarıyla uğraşmak için en iyi kişi. Bu yüzden, yeni bir spambot keşfettiğiniz zaman onunla iletişime geçmelisiniz.

Yöntem 5: Spam Yönlendirmelerini Google Analytics’teki özel ileri düzey filtrelerle engellemek

Eğer herhangi bir sebepten dolayı .htaccess dosyasına erişiminiz yoksa, spam yönlendirmelerini Google Analytics’teki özel ileri düzey filtrelerle engelleyebilirsiniz. Ancak, .htaccess dosyasına erişiminiz var ise bu yöntemi kullanmayın. Sunucu kayıtlarınız haftada en az bir kez inceleyin. Web sitenize gelen spambotlarla savaşmak sunucu seviyesinden başlamalıdır.

Eğer web sitenize erişimlerini baştan engelleyebilirseniz Google Analytics üzerinde uğraşmanıza gerek kalmayacaktır. Spambotları sunucu üzerinden engellemek her zaman daha etkilidir, çünkü trafiklerini GA üzerinde yok saymak yerine web sitenize erişimlerini engellemiş oluyorsunuz. Görüntüleme filtrelerinden mümkün olduğunca kaçınmalısınız, çünkü GA üzerinde veri örnekleme sorunları oluşturma ihtimalleri var.

Aşağıdaki adımları takip edin:

Adım 1: Mevcut Google Analytics görünümünüzün bir kopyasını oluşturun. Filtrenizi bu görünüme göre test edeceksiniz. Eğer filtreler bu kopya görünümde doğru çalışıyorsa esas GA ayarlarınıza da uygulayabilirsiniz. Bu önlemi almanız gerekiyor çünkü ana görünüme yanlışlıkla hatalı filtreler uygularsanız analitik verileriniz tamamen bozulabilir.

Adım 2: GA üzerinde Yönetici sekmesinden “Ayarları Gör” seçeneğini seçin.

Adım 3: Görünümü kopyala seçeneğine tıklayın.

Adım 4: Görünümü “Markanızı ismi” + Test Görünüm olarak kaydedin. Örneğin: “RankMedya Test Görünümü” olarak yapın ve ardından görünümü kopyala düğmesine tıklayın.

Adım 5: Test görünümünün Yönetici sekmesini seçin ve “Flitreler”e tıklayın.

Adım 6: Filtre ekle düğmesine tıklayın.

Adım 7: Yeni bir hariç tutma filtresi oluşturun ve daha önceden oluşturmuş olduğunuz regexi kutu içerisine yapıştırın.

Bu filtre kimliğini belirlediğiniz tüm spam yönlendirmelerinden sizi kurtaracaktır.

Adım 8: “Bu filtreyi onayla” seçeneğine tıklayın ve ardından “Kaydet” düğmesine basın.

Ardından filtre testinin sonuçlarına bakın.

Not: Eğer test görünümünüz hemen hemen hiç veri göstermiyorsa “bu filtreyi onayla” ayarınız çalışmayabilir ve şu bildirimi görebilirsiniz:

“Bu filtre verinizi değiştirmeyebilir. Ya filtre ayarı yanlış, ya da örnek veri çok küçük”

Eğer böyle bir bildirim görüyorsanız dikkate almayın ve “Kaydet” butonuna tıklayarak filtre kurulumunu tamamlayın. Bir kez bu filtreyi oluşturduktan sonra filtreler listesinde görülecektir.

Adım 9: Eğer filtreniz beklendiği gibi çalışıyorsa o zaman ana görünümünüze uygulayın.

Not: Yönlendirme spamı yapan web sitelerini yönlendirme trafiğinden “Yönlendirme yok sayma listesi”ni kullanarak yok saymayın. Sorununuzu bu yöntem çözmeyecektir, çünkü spambotlardan gelen trafik raporunuzda direkt trafik olarak görülmeye başlayacaktır ve spambotların web sitenizin trafiği üstündeki etkileri ölçemeyeceksiniz.

Yöntem 6: Google Analytics “Bot filtreleme” özelliğini kullanın

Şu adımları takip edin:

Adım 1: GA üzerinde “Yönetici” sekmesine gelin ve “ayarları görüntüle” bağlantısına tıklayın.

Adım 2: Sayfada aşağıya inin ve “Bilinen botlar ve örümceklerden gelen trafikleri gösterme” seçeneğini tıklayın.

Web sitelerini ziyaret etmeyen spambotlar (İkinci nesil botlar)

Bu spam botlar(örneğin darodar.com) web sitenizi ziyaret etmelerine gerek kalmadan sahte trafik gönderebilirler. Bunu ham sahte tıklama verisi(sık bilinen adıyla Hayalet trafik)’ni bir ölçüm protokolü yardımıyla direkt olarak Google Analytics sunucunuza göndererek yaparlar. Tek ihtiyaçları olan GA mülk kimliğinizdir. Kimlikleri iki yolla temin ederler:

1. Web sitelerini tarayan ve GA mül kimliklerini toplayan spambotlar aracılığıyla.
2. Rastgele mülk kimlikleri oluşturarak.

Google Etiket Yöneticisi’ini kullanmayan kişiler Google Analytics takip kodlarını web sitelerinin sayfalarına sağlam bir şekilde kodlayabilirler. Bu şekilde kodlanmış Google Analytics kodları web mülkü kimliğinizi içerirler. Bu kimlik bilgileri spambotlar tarafından toplanarak diğer botlarla paylaşılabilir. Web mülkünüzün kimliğini çalan ve web sitenize sahte trafik gönderen botların aynı olmasının bir garantisi yok.

Bu nedenden ötürü GA mülkünüzün kimliğinin sonunda “1” yok diye web sitenizin sahte trafik çekmeyeceğinin bir garantisi yok(çoğu kişinin inandığı yanlış bir bilgi). Bu sorunu mülk kimliğini en azından kaynak kodundan saklayarak belli bir seviyeye kadar koruyan Google Etiket Yöneticisi’ni kullanarak çözebilirsiniz.

Bu spambotlar web sitenizi ziyaret etmediği için, ziyaretleri sunucu kayıtlarınızda tutulmaz. Ziyaretleri sunucu ziyaretlerinizde kaydedilmediği için ziyaretlerini bilinen geleneksel yöntemlerden herhangi biriyle engellemeniz mümkün değil(IP engelleme, sahte kullanıcı engelleme, yönlendirme engelleme, vb.)

Ana makine adları ve hayalet trafiği engellemedeki rolleri

Rank Medya

URLsindeki wwww.rankmedya.com kısmına “ana makine adı” adı verilir.

(Spambotlar da dahil) bir kullanıcı başka bir web sitesinden gelerek web sitenizi ziyaret ettiğinde, ana makine adı (çoğu durumda) domain adınıza işaret eder. Ama eğer bir sahte ziyaret Google Analytics tarafından ana makine adınıza kaydedilirse genellikle boş (örneğin: not set) veya sizin domain adınızdan başka bir domain adını gösterir.

Örneğin, eğer kullanıcı ‘bbc.co.uk’ üzerinde tutulan bir web sitesinden geliyorsa ve sizin ‘www.abc.com’ isimli web sitenize geliyorsa Google Analytics ana makine adını ‘www.abc.com’ olarak kaydederek size bu şekilde gösterecektir. Ama eğer bu sahte ziyaret şeklinde oluyorsa Google Analytics ya ana makine adını göstermeyecektir ya da sizin web sitenizin isminden farklı bir şey gösterecektir. Bunun olmasının nedeni spamcıların genellikle Google Analytics mülklerini rastgele hedefliyor olması. Eğer özellikle sizin web sitenizi hedeflemiyorlarsa veya web sitelerini tarayan spam botlar kullanmıyorlarsa web sitenizin ismini bilmezler. Bu yüzden de ya web sitesi isminin olması gereken kısmı boş bırakırlar ya da sahte bir isim kullanırlar. Google Analytics ana makine adını tanımlayamadığı zaman “not set” olarak raporlamaktadır.

Bu da demek oluyor ki eğer GA görünümüne sadece tanımlanabilen ana makine adı dahil edersiniz hayalet trafiğin web siteniz üzerindeki etkisini önemli ölçüde azaltmış olacaksınız. GA mülk kimliğinizi kullandığınız tüm web siteleri geçerli ana makine adıdır. Buna aynı zamanda alışveriş bölümünü tuttuğunuz domain adı da dahildir. Bu tarz ana makine adlarının hepsini belirlemeniz gerekmekte.

Hayalet trafik Google Analytics’te nasıl engellenir?

Şu adımları takip edin:

Adım 1: Esas GA görünümüzü seçin(web sitesi trafiğinizi incelemek için kullandığınız görünüm).

Adım 2: “Ağ” raporunu seçin (Kitle > Teknoloji)

Adım 3: Birincil Boyut kısmında Ana makine adı görünümünü seçin.

Adım 4: Raporunuzun aralığını son 3 ay olarak ayarlayın.

Adım 5: GA görünümüze dahil etmek istediğiniz “ana makine adlları”nın hepsinin notunu alın.

Adım 6: Ana makine adları listenizi düzenli ifadelere dönüştürün. örneğin, eğer ana makine adlarınız aşağıdaki gibiyse:

– www.rankmedya.com
– www.rankmedya.com.googleweblight.com
– translate.googleusercontent.com
– webcache.googleusercontent.com

gerekli regex şöyle olabilir:

www\.rankmedya\.com(\.)?([a-z]+)?(\.)?(com)?|\.googleusercontent\.com

Bu regexi daha sonra GA görünümüne filtre uygularken kullanacağız. Google Analytics içerisinde trafiğini görmek istediğiniz tüm ana makine adlarını kapsayan bir regex oluşturun.

Adım 7: Test görünümünün “Yönetici” sekmesine gidin ve “Filtreler” seçeneğini tıklayın.

Adım 8: “Filtre ekle” düğmesine tıklayın.

Adım 9: Özel bir dahil etme filtresi oluşturun ve oluşturduğunuz regexi buradaki kutuya yapıştırın.

Adım 10: Bu filtreyi onayla düğmesine tıklayın. Ardından filtre test sonuçlarını görebilirsiniz.

Not: Eğer test görünümünüzde hemen hemen hiç veri yoksa o zaman “bu filtreyi onayla” ayarı çalışmayabilir ve aşağıdaki uyarıyı görebilirsiniz:

“Bu filtre verinizi değiştirmeyebilir. Ya filtre ayarı yanlış, ya da örnek veri çok küçük”

Bu tarz bir bildirim alırsanız yok sayın ve “kaydet” düğmesine tıklayarak filtre ayarını tamamlayın.

Şu ana makine adlarından gelen trafik sahtedir:

dev3|localhost|atpnet.local|ingressosrca.com.br|justcrunchit.com|basnodes.com|

Adım 11: Eğer filtreniz beklendiği gibi çalışıyorsa ana görünümünüze uygulayın.

Her web sitesi spambotlardan eşit oranda etkilenmez

Bunun sebebi spambotların web sitelerinin zayıflıklarını bulup kötüye kullanmak üzere tasarlanmış olmalarıdır. Zayıf olanlara daha sık saldırırlar. Yani eğer web siteniz bir takım ucuz ve paylaşılan hosting platformu veya özel bir CMS kullanıyorsa saldırıya uğrama olasılıkları daha yüksek. Bu yüzden tanınmış hosting sunucusu veya CMS kullanmak akıllıca olacaktır.

Bilinen Spam reffererlar

Eğer şüpheli görünen yönlendirmelerden birisi aşağıda varsa o zaman spam reffererdır ve onaylamak için web sitelerini ziyaret etmeniz gerekmemektedir:

1. semalt.com
2. semalt.semalt.com
3. buttons-for-website.com
4. blackhatworth.com
5. 7makemoneyonline.com
6. ilovevitaly.com
7. ilovevitaly.co
8. ilovevitaly.ru
9. iloveitaly.ro
10. priceg.com
11. prodvigator.ua
12. resellerclub.com
13. savetubevideo.com
14. screentoolkit.com
15. kambasoft.com
16. socialseet.ru
17. superiends.org
18. vodkoved.ru
19. o-o-8-o-o.ru
20. iskalko.ru
21. luxup.ru
22. myftpupload.com
23. websocial.me
24. ykecwqlixx.ru
25. slftsdybbg.ru
26. seoexperimenty.ru
27. darodar.com
28. econom.co
29. edakgfvwql.ru
30. adcash.com
31. adviceforum.info
32. hulfingtonpost.com
33. europages.com.ru
34. gobongo.info
35. cenoval.ru
36. cityadspix.com
37. cenokos.ru
38. ranksonic.info
39. lomb.co
40. lumb.co
41. econom.co
42. 54.186.60.77
43. srecorder.com
44. see-your-website-here.com
45. 76brighton.co.uk
46. paparazzistudios.com.au
47. powitania.pl
48. sharebutton.net
49. tasteidea.com
50. descargar-musica-gratis.net
51. torontoplumbinggroup.com

blogger seo

Blog Siteleri İçin SEO Tavsiyeleri

Konu SEO olduğu zaman, başarı bir gecede gelebilecek bir şey değil. Ama doğru uygulamalarla ve biraz sabırla elde edilmesi zor değil(Bahsettiğimiz şey sadece blog içeriği bulunan bir web sitesi olsa bile). Blog yazılarınızı SEO uyumlu yapmak fikrin oluşum sürecinde başlar ve buradan sonra düşünmeniz gereken şeyler arasında anahtar kelime hedeflemesi, sayfa içi faktörler, hedeflenen kitleniz, vb. var. Bu yazımızda size zaman içerisinde blog yazılarınızın organik trafiğini arttırmanız için adım adım bir rehber sunacağız.

Adım 1: Gönderinin amaçlarını belirleyin

Her zaman ilk yapmanız gereken şey gönderinizin amacını belirlemek. Bu yazınıza başlamadan önce yazılı olarak veya en azından kafanızda belirlemeniz gerekiyor. Bu amaçlar arasında şunlar olabilir:

– Belirli bir konuya ilgili olan kitlenin ilgisini çekmek.
– İnsanları belirli bir konu üzerinde sizin fikirleriniz doğrultusunda yönlendirmek.
– Bir ürün veya servisi o gönderiyle tanıtmak.
– Şirketiniz veya işletmeniz hakkında önemli bir haberi paylaşmak.
– İş alanınızda olan önemli bir şeyi paylaşmak.
– Halihazırda konuşulmakta olan yaygın bir konuya kendi bloğunuzda yer vermek.
– Bir soruna cevap vermek veya önemli kişilerin dikkatini çekmek.

Amaç ne olursa olsun, yazınızı yazmaya başlamadan ne olduğunu bildiğinizden emin olun. Daha amacın ne olduğunu belirlemeden diğer adımlara atlamak(anahtar kelime belirlemek gibi) yapabileceğiniz en büyük hatalardan birisi.

İkinci adıma geçmeden önce bir hatırlatma daha: Bu amaç için en önemli olan ölçüm yöntemini seçin. Bu yöntem ziyaret sayısı, gönderi etkileşimi, yorumlar veya link çıkışı almak olabilir.

LinkedIn’de yeni bir hedef kitleye ulaşmak istediğiniz için sosyal medya paylaşımları olabilir. Geçmişte LinkedIn’de iyi bir performans göstermediniz ve bu gönderinin platform için uygun olduğunu düşünüyorsunuz.

Veya amacınız sadece sizin için önem taşıyan kısıtlı bir kitle. Bu durumda ölçüm kıstaslarınız yazınızı okuyup okumadıkları, paylaşıp paylaşmadıkları olmalı. Eğer cevap evet ise o zaman yazınız hedefine ulaşmış demektir.

Adım 2: Ulaşmanız gereken hedef kitleyi belirleyin

Gönderinizle ulaşmayı hedeflediğiniz kitleyi belirleyin. Bu kitle potansiyel yeni okuyucular da olabilir mevcuttaki sadık takipçileriniz de olabilir. Veya ilgilendiğiniz alanda yetkin olan ve dikkatini çekmek istediğiniz önemli insanlar da olabilir. Böylece mesajınızı ileride onlara daha kolay bir şekilde ulaştırmak istiyor olabilirsiniz.

Adım 3: Anahtar kelime araştırmasını yapın

Artık anahtar kelime araştırması yapmanın zamanı geldi, çünkü artık ne hedeflediğinizi ve kime ulaşmak istediğinizi biliyorsunuz. Anahtar kelime hedeflemesi yaparken dikkat etmeniz gereken şey 3 ile 5 arası kelime seçmeye dikkat etmek. Neden 3 ile beş arası? Çünkü genel olarak bir blog gönderisi ile hedefleyebileceğiniz mantıklı anahtar kelime sayısı bu sayılarla sınırlı. Bu konu hakkında on-page SEO adımında daha detaylı olarak konuşacağız.

Genellikle bakmanız gereken anahtar kelimeler, yüksek seviye, zorluğu düşük, tıklama oranı yüksek olanlar. Yani bu anahtar kelimelerle arama yapan insanların fazla olduğu, üst sıralarda çıkma potansiyeliniz yüksek olan ve arama sonuçlarında sizin potansiyel sıralamanızı çalabilecek fazla özelliği olmayan anahtar kelimeler.

Bu arada, eğer bu anahtar kelimelerde çok fazla görseli/videosu olan kişiler varsa veya çok fazla haber içeriği varsa, kendinize sormanız gereken soru şu: “Benim gönderimin bu özelliklere sahip olması için ne yapabilirim?” olmalı. Düşünce şekliniz de “Belki bu gönderi görsel ağırlıklı olmalı veya bir video halinde yayınlanmalı.” “Ya da bu gönderi Haberler sekmesinde çıkmak için uygun olmalı. “Blog yazımı Haberler sekmesine taşıyabilir miyim?” Eğer kendiniz bu sekmeye giremiyorsanız belki de bu sekmeye girebilecek olan bir platformda gönderinizi yayınlamalısınız.

Hedeflediniz tüm anahtar kelimeler aynı anahtar kullanıcı amacına yönelik olmalı. Kullanıcı amacı nedir? Yani hedeflediğiniz bu 3 ile 5 arası anahtar kelimeleri kullanan kişilerin hepsi aynı şeyi veya en azından birbirine çok yakın olan şeyleri arıyor olmalı.

Örneğin bir kullanıcı “lüks çocuk kıyafetleri” anahtar kelimesini kullanıyorsa aynı kişinin “özel tasarım çocuk kıyafetleri” veya “tasarımcı ürünü çocuk kıyafetleri” anahtar kelimelerini arama olasılığı yüksektir. Hepsinin amacı aynı. Satın alma veya bu alanda üretim yapan markalara yatırım yapma niyetleri var. Bu şekilde düşünerek anahtar kelimelerinizi belirleyebilirsiniz.

Adım 4: Rakiplerinizi araştırın

Rakipleriniz hakkında araştırma yapmanın zamanı geldi. Bu adım şu tarz soruları soracağınız yerdir:

– “Bu anahtar kelimede kimler üst sıralara çıkıyor?” Direkt Google’a giderek bir göz atabilirsiniz.
– “Bu alanda çok paylaşılan gönderileri başka kimler üretti?” Arama motoru sıralamalarına bakılmaksızın kimin Facebook’ta, Twitter’da, LinkedIn’de, Pinterest’te ve diğer sosyal medya araçlarında paylaşıldığını veya beğenildiğini kontrol edin. Bunları keşfettikten sonra…
– “Blog yazınızla ortaya koyabileceğiniz benzersiz değer nedir?” Benzersiz değer sadece diğerlerinden farklı içerikler üretmek değildir. Elbette sizin yazdığınız diğer insanların yazdığından farklı olacak. Ama diğer insanların sunduğu değerden nasıl farklı bir değer sunuyorsunuz?

Düşünceleriniz çok farklı olduğu için mi? Daha iyi bir deneyim sunduğunuz için mi? Kimsede olmayan araştırma verilerine sahip olduğunuz için mi? Bu sebepler ne olursa olsun, bu soruya cevap vermelisiniz, çünkü halihazırda var olan içeriklerin önüne geçmek istiyoruz.

Adım 5: Gönderinizi oluşturun

Artık gönderinizi hazırlamaya başlamanın zamanı geldi. Bu kısımda yoğun şekilde araştırma yapmanız gerekiyor. Çünkü artık gönderinizin amacını, hedef kitlesini ve insanların bu konuyla alakalı nasıl araştırma yaptığını bilmenin yanında halihazırda var olan içeriklerden de haberdar olduğunuz için artık bir gönderiyi nasıl benzersiz ve değerli yapabileceğinizi biliyorsunuz. Bu çok önemli, çünkü bu şekilde gönderinizin daha büyük bir kitle tarafından görülme olasılığı yüksek olduğu gibi, aram motorları ve kullanıcılar tarafından da bulunması kolay olacağı anlamına geliyor.

Aynı zamanda burada düşünmeniz gereken şeylerden biri de istediğiniz içerik türleri. Yazılı içerik çoğu blog gönderisi için standarttır. Ama aynı zamanda da görseller, videolar ve grafikler veya veriler hakkında da düşünmeniz gerekiyor. SlideShare gibi başka platformlardan içerik eklemek istiyor musunuz, yoksa zengin medya içeriklerini web sitenize gömerek paylaşmak mı istiyorsunuz?

Belki başka web sitelerine link vermek isteyebilirsiniz. Belki başka insanlar bu konuda güzel çalışmalar yapmıştır ve içeriklerini referans göstererek hem içeriğinizin zenginliğini arttırmak hem de onların dikkatini çekmek istiyorsunuz.

Bu tarz konuları gönderinizi oluştururken sürekli olarak düşünün.

Adım 6: ON-PAGE SEO/anahtar kelime hedeflemesi

Bu kısım on-page SEO kısmı. Bu yüzden o 3 ile 5 arası anahtar kelimeyi almalı ve bunlardan birini, hedeflediğiniz esas anahtar kelime olarak düşünmelisiniz. Decriptionda, başlıkta ve URL’dekilerle eşleşecek olan kelime olacaktır. Aynı zamanda potansiyel meta açıklamanız ve grafik altı yazılarınız ve içeriğinizin kendisine uyuşacak iki ya da dört adet ikincil anahtar kelime de düşünmelisiniz. Bu kelimeleri başlık, URL, meta description, description, içerik, grafikler gibi bütün noktalarda zekice kullanmayı denemelisiniz.
Sonra buraya yönlendirmek istediğiniz tüm eski URL’leri değerlendirmelisiniz. Diyelim ki iki sene önce veya altı ay kadar önce bu konu hakkında bir blog gönderisi hazırladınız. O eski gönderiyi, şimdikine yönlendirmek istiyor musunuz? Ya da daha önce yarattığınız gönderiyi, şuan yazmakta olduğunuz yeni gönderiye veya içeriğe yönlendirmek istediğiniz bir başka gönderi, kendi sitenizde veya yönettiğiniz ya da ilham aldığınız başka bir siteden arayıp bulmalı mısınız? Bulunmanızı kolaylaştırmak için bu yardımcı olabilir. Dahili bağlantı adresleri yönlendirmede, eski işlerinizi okuyan izleyicilerinize yardımcı olabilir ve arama motorlarının sizi bulmasında, indekslemesinde ve umarız ki yeni içeriğinizi üs sıralarda göstermesinde de yardımcı olabilir.

ADIM 7: Sosyal yardım + güçlendirme planı oluşturun

Sosyal yardım yapmak ve güçlenmek için bir yola ihtiyacınız var ve bunun için de bir plana ihtiyacınız var. Bunun için sorulması gereken sorular:
Kime seslenmek istiyorsunuz? Bu işi güçlendirmek için size yardım edecek kişinin kim olduğunu düşünüyorsunuz?
Onları nasıl hedefleyeceksiniz? Nasıl onlara ulaşacaksınız? E-mail yolu ile mi olacak? Yoksa Twitter ile mi? Onlarla yüz yüze görüşecek misiniz? Bire bir ilişikleriniz var mı? Bir tanıtıma ihtiyacınız var mı? Yaptıkları herhangi bir şey üzerine, artık o şey ne ise, yorum yapmak istiyor musunuz?
Bunu ne zaman yapmalısınız? Önceden yapmak istiyor musunuz, çünkü onların içeriği incelemesi için uğraşıyorsunuz veya önceden bir şeyler katmalarını istiyorsunuz. Ya da bunu, yayınlayıp, reklamını yaptıktan sonra mı yapmak istiyorsunuz ve neden?
Yani, neden bu insan size yardım edecek? Bu işte onlar için veya takipçileri için ne var? Onları insanlara iyi mi gösteriyor? Eskiden böyle şeyleri çok paylaşmalarına rağmen bu içerik eşsiz olduğundan mı veya daha iyi ya da onlara daha önceden elde edemedikleri yeni bir bilgi verdiği için mi durum böyle? O planı yapmadan önce bu soruların cevaplarını aramalısınız.

ADIM 8: Deneyin, öğrenin ve tekrarlayın

“Deney yapacağım, öğreneceğim ve bu işi tekrarlayacağım.” Bakın, bu süreç içerisinde, bunlardan bazılarında, çok büyük gönderilerde, bütün bu adımların üzerinde uzun zamanlarınızı çok titizce harcayabilirsiniz. Başınızdan savmak için yaptığınız, bir saat veya altında zaman harcayıp yayınlattığınız şeyler için belki de aklınızdaki o şeyleri düşünüp, çok hızlı anahtar kelime araması ve hedeflemesi yaptıktan sonra gerisini sahip olduğunuz zihinsel model hallediyor olabilir. Fakat bunu gözetmeksizin, ilk başarınızı elde etmeden önce, bu sürecin düzinelerce kere tekrar yapılacağını bilmelisiniz, hatta 30, 40, 50, 70 defa daha, özellikle eğer yeni bir blog kullanıcısı iseniz, çoğu gönderilerinizin iyi durumda olmasını ve size arama sonuçlarında üst sıraları, sosyal medya paylaşımları ve trafiğini sağlamalarını ve tavan yapmanız veya yüksek başarı sıralamaları elde etmeniz için, önce binlerce defa tekrar yapmalısınız.
Bu, süreçleri takip ettikten sonra hemen ilk gönderinizde sonuç alabileceğiniz bir şey değildir. Durum bu değil arkadaşlar. Kimse bloglama da böyle bir şeye sahip değil. Bu şey böyle işlemez. Öğrendiğiniz bilgi ile başlayıp, reklamını, analinizi yapıp uygulayacaksınız ve tekrar başlayacaksınız. Bu süreç sürekli tekrardan başlar, ne kadar çok öğrenir ve uygularsanız, bu sistemden o kadar daha iyi sonuç alacaksınızdır.

mobil arama sonuçları

Mobil Aramalarda Markanızı Öne Çıkaracak Öneriler

mobil-seo-nasil-yapilir

1 – Görsellerinizi Düzenleyin

Görsel optimizasyonu, dijital pazarlama konuları içerisinde en kolay ve öncelikli olarak halledilebilecek ama genellikle göz ardı edilen konuların başında geliyor.

Bizim kullanım şeklimizde mobil uyumlu yapmaktan önce arama uyumlu olmaları öncelikli olarak geliyor. Bunu yapmanın yolu da görsellerin web sitesine yüklenmeden önce uygun şekilde adlandırılmalarından geçiyor. Böylece de Google botlarının resimler içerinde ne olduğu görebilmeleri ve düzgün arama sonuçlarında göstermelerini sağlıyoruz.

En önemlisi, eğer amacınız arama yapan kişilerin sizi bulmasını ve içeriğinizi okuyarak zevk almasını istiyorsanız, stok görsel kullanmamaya özen gösterin. Hatta mümkünse hiç kullanmayın. Ayrıca web sayfalarının hızının arama sonuç sıralamalarınızda ne kadar önemli olduğunu göz önünde bulundurursak görsellerinizi küçülterek sayfa yüklenme hızını kötü yönde etkilememelerini sağlayın.

Odaklanmanız gereken üç ana konu şöyle:

Dosya adı: Bu konuda söylenmesi gereken fazla bir şey yok. Sadece şunu düşünün bir doysa adının “DSC3465.png” olması mı daha faydalı olur yoksa “seoya-giris.png” olması mı? Cevabın çok açık olduğunu düşünüyorum.

Alternatif metin ve başlık metni: Bu ikisinin Google’ın gözünde öncelikli olduklarını düşünecek olursak mümkün olduğunca açık ve detaylı doldurulmaları gerekiyor. Görsellerin içeriğinde ne olduğunu açık bir şekilde ve abartmayacak şekilde tarif edin.

Altyazılar: Evet, bu özellik her gönderi için zorunlu değil ama neden müşterilerinize en iyi içeriği sunmaya çalışmayasınız ki? Hele ki en önemli etken kullanıcı memnuniyetini sağlamakken.

“Tam açıklama, bağlı olduğu şeyi açıklayan anlamına gelir; tüm evreni açıklamaya çalışan değil”

olumlu-degerlendirmeler

2 – Değerlendirmeleri Öncelik Haline Getirin

Bir çok müşteri bir hizmeti veya ürünü satın almadan önce diğer müşterilerin değerlendirmelerini ölçüm aracı olarak kullanıyor. Bunu fark eden markalar bu konuya odaklandılar ve olumlu değerlendirme yazıları alabilmek için önemli çalışmalar yaptılar.

Ama her değerlendirme eşit değere sahip değil.

Markanızı genel olarak öven bir değerlendirme yazısı almaya çalışmak yerine öne çıkan hizmetleriniz veya ürünleriniz hakkında almaya odaklanın.

İnsanların spesifik hizmetleriniz hakkında yazacakları değerlendirmeler markanız hakkında genel olarak yazılanlardan daha fazla önem taşıyor. Bunun markanız açısından ne kadar önemli olduğunu anlamak için kendi tüketici alışkanlıklarınızı göz önüne alarak başlayabilirsiniz. Spesifik bir ürün veya hizmeti almak için bir markanın genel yorumlarına mı bakıyorsunuz yoksa özellikle almak istediğiniz hizmet veya ürün için olan yorumları mı bulmaya çalışıyorsunuz? Bu yorumlar satın alma kararınızı nasıl etkiliyor?

Günümüzde herkes markaları hakkında olumlu değerlendirme yorumları almak için ellerinden geleni yapıyor. Ama gerçekten satın alma kararı veren potansiyel müşteriler bu tarz değerlendirme yazılarını sadece başlangıç noktası olarak kullanıyorlar. Ardından özellikle aradıkları ürün veya hizmet için yapılmış olan yorumları arıyorlar. Kullanıcılar bunu telefonlarından yapıyor olsalar da yine de bu yorumları incelemekten çekinmiyorlar.

Bu davranış biçimini avantaja çevirmek için;

– Markanız hakkında değerlendirme istemenin yanında müşterilerinizden sizden aldıkları spesifik hizmet veya ürün için de mümkün olduğunca detay vererek bir yorum yazmalarını rica edin.

– Ana hizmetleriniz söz konusu olduğunda müşteri memnuniyetini sağlamak için elinizden gelenin en iyisini yaptığınızdan emin olun.

– Devamlı müşteriniz olan ve sizin hakkınızda olumlu değerlendirme yazısı yazmış olan kişilere olumlu değerlendirme yazmak için bir markada ne görmeyi beklediklerini sorun.

– Değerlendirme yazısı yazan kişilerden yazıya bir fotoğraf eklemelerini de rica edin (değerlendirme yazmak istemiyorlarsa bile sadece fotoğraf paylaşılması bile etkili olacaktır.) Bu tarz içerikler önemli “yerel” içeriklerdir ve müşterileriniz sizden daha iyi fotoğraf çekiyor olabilirler böylece web sitenizde göstermek için daha iyi fotoğraflara sahip olmuş olursunuz.

3 – İçeriğinizi Azaltın

İçeriğinizin kısa olması gerektiğini söyleyecek son kişi ben olabilirim, ama bu durum mobil arama yapanlar için oldukça önemli. Masaüstü tarayıcılarda çok güzel görünen şeyler mobilde kaosa neden olabilir, web siteniz mobile uygun olsa bile.

Genel bir kural olarak, basitlik kazandırır.

Mobil arama yapanların spesifik ihtiyaçları var ve genel olarak zaman ve sabırları kısıtlı. Bu yüzden karşılarına doğru mesajı en basit hale getirerek çıkmanız gerekiyor ki bir sansınız olabilsin.

4 – Yerel İçerikler İçin Düzeltmeler Yapın

Herkes gibi ben de bir hizmet ararken bulunduğum şehir/semtin adı veya “yakınımda…” yazıyorum. Özellikle de başka bir şehre seyahat ettiğimde bu şekilde daha fazla arama yapıyorum. Özellikle geçtiğimiz yıllarda bu aramaların sonuçları daha doğru ve nokta atışı şeklinde olmaya başladı. Bunun sebebi de Google Mobil Güncellemesi ile arama motoru devinin kullanıcı davranışlarını ön plana çıkarması.

Google’ın raporuna göre 2011-2015 arasında “yakınımda” aramaları 34 kat arttı.

Bu “yakınımda” aramalarının çoğu “yakınımda doktor”, “yakınımda elektrikçi” ve “yakınımda uygun işler” tarzında aramalar olsa da sektörel olarak önem taşıyan arama terimleri de artış görüyor.

Web Sitenizi “yakınımda” Aramalarına Göre Düzenlemek İçin Yapılabilecekler

– İşletmenizin ismini, adresini ve telefon numarasını web sitenizde açıkça görünecek şekilde sergileyin.

– Google My Business’da düzgün şekilde listelenmek için gerekli düzenlemeleri yaptıktan sonra, buradaki bilgilerin web sitenizdeki tüm bilgilerle uyumlu olduğundan kesinlikle emin olun.

– Web sitenizde işletmenizin Google Map üzerindeki adresini gömdüğünüzden emin olun.

Mobil İçin Optimizasyon Yapmanın Asıl Amacı Kullanıcıyı Düşünmek Olmalı

Google’ın yaptıkları veya yapmadıkları karşısında sinirden dişlerinizi sıksanız da arama motoru devine kullanıcıyı öncelikli olarak gördüğü için hak vermelisiniz.

Pazarlamacılar olarak bizim sıklıkla düştüğümüz hatalardan birisi şu şekilde düşünüyor olmamız:

1. Ne satıyoruz?

2. Kimin ihtiyacı var?

3. Bu ürünü veya hizmeti sunmak için en ucuz ve kolay yol hangisi?

Bence Google yaptığı güncellemelerle bizim şu şekilde düşünmemizi istiyor:

1. İnsanların bulmak istediklerini en hızlı ve kolay şekilde bulmalarını sağlamamız

2. Bu ürün veya hizmet için arama yapan müşterilerimizin kim olduğunu ve niyetlerini daha iyi anlayarak bu ürünün kimler için olduğunu daha iyi anlamamız

3. Satış süreci “ Arama yapan kullanıcıların spesifik hangi ihtiyacını benim markam farklı şekilde gideriyor?” ile başlamalı

Bu şekilde arama yapan kişilerin ihtiyaçlarını markanın ihtiyaçlarının önüne koyuyoruz, böylece rakiplerin arasından sıyrılmak için kazançlı bir stratejimiz oluyor.

Markalar ya bu mantıkla ilerlemeli ya da kenara çekilmeli.

search-engine-marketing

Satış Odaklı SEO Kurgusu Nasıl Yapılmalı?

SEO yaparken unutmamanız gereken bir diğer faktör de insandır. Böylelikle SEO stratejisini yapılandırırken site içi optimizasyonda nelere odaklanmanız gerektiğini daha iyi kavrayabilirsiniz.

isletmeler-icin-seo

email-marketing

Daha İyi Bir Cevap Oranı ve Dönüşüm İçin Nasıl E-Posta Yazılır?

Başarılı bir SEO çalışması, tüm stratejilerin iç içe geçmesi ve organize edilmesi ile yapılabilir. İster sayfa içi optimizasyon yapın, isterseniz de içerik geliştirme… Sosyal medyanın etkin kullanımı ya da link oluşturma, bu faktörlerin hepsi eşit değerlere sahiptir. En zor SEO stratejisi ne diye soracak olursanız ise benim oyum her zaman link oluşturma yönünde olacaktır çünkü link oluşturma uygulayabileceğiniz en zor, en sıkıcı ve en zaman alan stratejidir.

Evet, link oluşturma işi sıkıcı, zor ve zaman alıcı olabilir ama ekipteki bir kişi link oluşturma konusuna odaklanabilir. Yani işletme için aksiyon odaklı ve üretim açısından faydalı olan bir iş için kendisini feda edebilir.

Link oluşturma konusunda herkes farklı bir yönteme başvuruyor. İşine saygı gösteren her SEO’cunun tercih ettiği en popüler ve de en etkili yöntem diğer webmasterlarla konuşarak bir link istemek olacaktır. Cevap oranı düşük olsa da, bu durumu bir kaç küçük yöntemle değiştirebilirsiniz ve cevap oranını da arttırabilirsiniz.

Bu yazıda, son birkaç işimde kullanmak için etkili kişilerden ve bloggerlardan link isterken kullandığım birkaç özel taktiği sizlerle paylaşmak istiyorum. Bir kaç farklı fikri denedikten sonra, sonunda her e-postayı mümkün olduğunca kişisel bir şekilde yazarak zaman kazanmanın yolunu buldum. Bu teknikler sadece link isteme amacına sahip değildir. Aynı zamanda işletmenizi ya da bir ürününüzü tanıtmak, sosyal medya hesabınıza ve web sitenize daha fazla ziyaretçi çekmek için de kullanabilirsiniz.

Hadi başlayalım!

Çekici Konu Metni Kullanın.

Bir e-postada herkesin okuduğu ilk yer başlık olmaktadır. Çekici olması ise çok önemli… Aksi takdirde gönderinizin çöp kutusuna gitmesi çok zaman almayacaktır. Okuyucuyu yanlış başlıklar kullanarak manipüle etmeye çalışmayın ve e-postadaki değerli içeriğe, bir giriş sayılabilecek çekici ve yakalayıcı bir başlık kullanmaya çalışın.

Bu konuda bazı iyi örnekler şöyle olabilir:

1. Kerem, link seçeneklerim hakkında sunabileceğin yorumlar çok makbule geçecek.
2. Blogunda misafir olarak yazmama izin verirsen bu benim için çok değerli bir fırsat olacak.
3. Murat, Linkimizi sitenin alt kısmından çıkarabilirsen çok memnun olurum.

E-posta Uzunluğu

Bu inanılmaz derecede, belki tahmin dahi edemeyeceğiniz ölçüde önemli bir faktör. Hiçbir şeyi açığa kavuşturmayan tek cümlelik bir e-posta yazmamalısınız. Gönderinizin içeriğinin istenilen aksiyonları ve de diğer talepleri kapsadığından emin olun ama aynı zamanda da fazla uzun olmayan bir metin olmasına dikkat edin. Aynı şekilde e-postanızı gereksiz bilgilerle doldurmak yanlış olacaktır. Her iki durumda da alıcının mailinizi okumadan silmesine neden olabilirsiniz(son cümle size bir déja-vu yaşattı değil mi?).

İsim Kullanın

Bir deveye hendek atlatmak değildir ama aynı zamanda her zaman iyi bir hatırlatıcı olacaktır! Bir şey isterken, yolladığınız alıcının ismini kullanmalısınız. Aksi halde cevap alamayacağınıza emin olabilirsiniz. Yazdığınız insanlar da sizin gibi meşguller ve yapılacaklar listeleri ağzına kadar dolu. Mailinizin okunması ve dikkate alınması için de talebinizin önemli olduğu hissini vermeniz gerekiyor. Ve bunu yapmaya isim kullanarak başlayabilirsiniz. Kaç defa “Merhaba Webmaster” ve benzeri bir e-postayı görmezden geldiniz bir düşünün? Eminim oldukça fazladır.

Biraz daha uğraşın, araştırma yapın. İsimlerini bulun ve bunları kullanın! İşte püf nokta bu! Çünkü eninde sonunda her şey isimde bitiyor.

Örnek:

Merhaba Kerem,

 

İlk Paragraf

Eğer yazdığınız mail 100 kelimeden daha uzunsa, ilk paragrafınızın çekici olması gerekir. Okurunuzu, mesajın geri kalanını severek okuma konusunda teşvik edecek şekilde davet edici olması önemlidir. E-postalar için farklı formatlar ve fikirler denedim. Burada aldığım sonuç, amacım için en etkili olanı yani ilk paragrafı tamamen alıcıya adamamdı.

Bu oldukça zor bir iş gibi gelebilir ama alıcının sosyal medya hesaplarını kontrol edip biraz arka plan araştırması yapma yöntemi ile o kişi hakkında inanılmaz miktarda bilgi elde edilebilir. Sonuç olarak bu, alıcıyla daha rahat konuşmanız için size yardımcı olacaktır.

Örnek:

Merhaba Ömer,

Röportajını görmek ve “Growth Hacking” konusundaki fikirlerini okumak gerçekten çok bilgi verici oldu. SEO hakkındaki tavsiyelerini okuduktan sonra, araştırmam için bir kaç soru sormak için doğru kişinin sen olduğunu düşünüyorum.

VEYA

Merhaba Kerem,

Haftalık olarak SEO ve farklı bir çok dijital pazarlama konusunda öneriler veren blog yazılarının devamlı bir okuyucusuyum. Bence sen, harika bir yazım tarzı olan en iyi bloggerlardan birisin ve karmaşık konuları yazıya dökme yeteneğin okumayı ve anlamayı kolaylaştırıyor.

İkinci Paragraf

İşi uzatmayın, direkt söyleyin! İşte püf nokta bu!

İkinci paragrafa geldiğinize göre, e-postanızın asıl amaç kısmına geldiniz demektir. Eğer amacınızı biraz daha gizlerseniz, okuyucunun ilgisini büyük ihtimalle çok geçmeden kaybedeceksiniz. İkinci paragrafınızda direkt olun ve okuyucunu ondan ne istediğinizi anlamasını sağlayın. Lafı dolandırmadan konudan bahsedin. Amacınızı birkaç cümle ile açıklamaya çalışın ve mesajınızın sonuna doğru ilerleyin.

Örnek:

Aslında ben de SEO dışında belirli bir konuda yardımcı olabilmek için çalışmalar yaptım(zira SEO balonunda halihazırda çok fazla şey oluyor). Bunu yapabilmek için, her seyahat web sitesinin ve ya bloğunun otorite linki alabilmek için kullanabileceği 3000’den fazla link olasılığını liste haline getirdim.

VEYA

SEO bilgim ileri düzeyde olsa da, bilgilerimi blog dünyası ile paylaşıp ve geri bildirim alarak daha da profesyonelleşmeyi planlıyorum.

Sonuç Bölümü

e-posta-donusum

Artık e-postayı yollamadaki amacınızı belli ettiğinize göre, konuyu güzel ve saygılı bir şekilde toparlama zamanı geldi demektir.

Örnek:

Bu listeye bakmak için bir kaç dakikanı ayırıp fikirlerini benimle paylaşabilirsen çok memnun olurum.

Saygılarımla,
<İsminiz>

VEYA

Blogunda misafir olarak yazmama fırsat verebilirsen çok memnun olurum.

Bunun mümkün olup olmadığıyla ilgili fikrini benimle paylaşmanı bekliyorum.

Saygılarımla,
<İsminiz>

Neden Bu Yöntemi Tercih Ediyorum?

Uzun zamandır e-postalarımı geliştirme anlamında bir şey yapmamıştım ve bu formattaki yaklaşım tarzını kullandığımda hemen hemen her seferinde etkili bir dönüş aldığımı gördüm. Bu formatın neden daha iyi olduğunu düşünüyorum, bir kaç maddeyle açıklayabilirim:

1. Kişisel bir giriş yapıyor olmanız sebebi ile alıcının mailinizi görmezden gelmeyi düşünmesi için daha az ihtimal bırakıyorsunuz.
2. Bu format baştan savma görünecek kadar kısa değil. Aynı zamanda da sıkıcı olacak kadar uzun değil.
3. Başından sonuna kadar kişisel bir dokunuşu olan e-postalar cevap almak için en garantili yol. Bu denge için çok önemli bir detay.
4. E-posta konuyu uzatmıyor, bu yüzden alıcının okuma sırasında sıkılması için de bir sebep kalmıyor.
5. İlk paragraf güçlü ve alıcı odaklı olurken, okuyucuyu mutlu ediyor ve mailin tamamını okuması için de cesaret veriyor.

Elbette ki cevap oranı %100 olmayacaktır ama bu formatı kullanmak, farklı kitlelerde uygulandığında cevap oranının daha yüksek olmasını sağlamaktadır.

seo-rehberi

Yeni Başlayanlar için SEO Rehberi [İnfografik]

SEO kelimesini çok fazla duymaya başladığımız şu günlerde sıkça kullanılan bir kavram olsa da, gerek alanı gerekse uygulaması açısından çok detaylı bir bilgiye ulaşmak pek de mümkün olmayabiliyor. Bizde bunu daha basit ve anlam kargaşası yaratmadan oluşturduğumuz bir infografik rehber ile SEO’ya yeni başlayanlar için 10 temel bilgiyi sizin için derledik.

seo-infografik

SEO’ya başlarken dikkat edilmesi gerekenler!

SEO Hakkında Daha Detaylı Bilgi Almak için ücretsiz e-bülten aboneliğinizi başlatabilirsiniz.

Bu yazıyı beğendiyseniz paylaşabilirsiniz…

site-hizi

Sitenizin Hızını Bu Araçlar ile Arttırın!

 

Site Hızı: Araçlar ve Öneriler

Site Hızı, Google’da iyi bir sıralama almanız için en önemli etkenlerden birisidir. Düşük bir site hızı, aynı zamanda düşük ilerleme hızı anlamına gelmektedir. Bu sebeple de Google, sitenizi daha düşük bir hızda indeksliyor. Buna bağlı olarak da yeni gönderilerin arama sonuçlarında görülmesi daha uzun sürüyor. Bu sizin daha alt sıralarda yer almanız demektir ve hiç bir site sahibinin arzulayacağı bir durum değildir. Sitenizi daha hızlı hale getirmeniz, tam da bu sebeple daha yüksek organik gezintiye ve dolayısıyla da daha yüksek bir sıralamada önerilmenizi, izleyiciye sunulmanızı sağlıyor.

Dahası bir kullanıcı gözü ile de bakacak olursanız, hızlı bir site yavaş bir siteden daha iyi kullanıcı deneyimi sunacaktır. Araştırmalar gösteriyor ki internet kullanıcıları yavaş bir sitede alışveriş yapmak ya da metin okuma dahi yapmak istemiyor. Sırf bu durum bile sitenizi mümkün olduğunca iyi bir hıza yükseltmeniz için bir sebep olabilir.

En Çok Tercih Edilen Site Hızlandırma Araçları Nelerdir?

Bir web sitesi incelendiğinde bakılan ilk özellik, site hızıdır. Elbette site hızı farklı lokasyonlara (DNS adreslerine) göre değişiklik gösterebilir. Dolayısıyla hız ölçüm araçları her zaman aynı sonuçları vermeyebilir ama buna karşı doğru sonuç elde etmenin bir yöntemi mevcut. Bu sebebe bağlı olarak, aşağıda gördüğünüz araçların hepsini aynı anda kullanıyoruz ve ölçüm yapıyoruz. Bu şekilde sonuçların farklı etkenler ile değişiklik miktarını minimuma indiriyoruz.

Google PageSpeed Insights
Pingdom Tools
Yslow

Google PageSpeed Insights bir web sayfasının içeriğini analiz eder ve sayfayı daha hızlı hale getirmek için öneriler oluşturur. Pingdom Tools ile web sitelerinin detaylı bir şekilde analiz edilmesi, performans puanlarını görülebilmesi ve buna dair düzenlemeler yapılması için çeşitli öneriler elde edilebilir. Yslow ise bir diğer site analiz ve puanlama aracıdır. Bu araç, web siteleri açılırken nelerin yüklendiğini analiz ederek bazı istatistikler oluşturup sunmaktadır. Aynı zamanda site hızının iyileştirilmesi adına bazı faydalı önerilerde de bulunuyor. Unutmadan belirtelim ki, bu araç aynı zamanda Opera Tarayıcısı’nda da eklenti olarak kullanılabiliyor ve fayda sağlayabiliyor.

Sitenizin hızını test etmek istiyorsanız, site URL’nizi bu test araçlarına girebilirsiniz. Web sitenizi daha hızlı bir şekilde kullanabilmeniz için bu tip test araçlarının verdiği önerileri uygulayabilir ve sitenizi ziyaret eden kullanıcılara çok daha iyi bir deneyim sunabilirsiniz. Hem Google hem de Yslow, biraz daha teknik bir dil kullanıyor olsalar da hangi bölümleri ya da özellikleri geliştirebileceğiniz konusunda detaylı öneriler verecek ve size daha nitelikli bir sitenin kapısını açacaktır. Pindom Tools ise site analiz konusunda daha çok öneri sunmaktadır. Genel olarak bakacak olursak, bu araçları kullanarak web sitenizin performansını gözle görülür bir şekilde arttırabilirsiniz. Bu da her site sahibinin temel hedefidir.

Site Hızı İçin Eklentiler

Eğer hosting sağlayıcınız, önbellek yüklemesini desteklemiyorsa, bir eklenti yardımıyla sitenizi gerçekten hızlandırabilirsiniz. WP Super Cache, tam olarak isminin anlamını yerine getirmektedir: Sitenizi ön belleğe alıyor ama en önemli ve sevilen özellik olarak, bunu çok fazla dallandırıp budaklandırmadan, gayet iyi ve hızlı bir yükleme ile sağlıyor. WP Rocket daha da iyisini sunmaktadır. Fazla uğraştırmayan ve bazı ayarları bozma riski taşımayan bir çözüm sunuyor. Ama aklınızda bulunsun ki: WP Rocket ücretli bir eklentidir. WP Super Cache ise ücretsiz olması ile cazip bir seçenektir. (Premium versiyonu mevcuttur.)

Son Olarak;

Bir önbellekleme eklentisi kurduktan sonra site hızınızı arttırmak için, çeşitli yöntemlere başvurabilirsiniz. Farklı bir hosting şirketi seçmek, bir CDN kullanmak ya da görsellerinizi küçültmek siteniz için mucizeler yaratabilir. İlerleyen yazılarımızda site hızınızı arttırmanız yönünde farklı tavsiyeler veriyor olacağız.

google adwords

Google Adwords Maliyetleri Arttı mı?

 

Google Adwords Güncellemesi ile Önemli Bir Değişikliğe İmza Attı!

Google, Adwords ile ilgili çok önemli bir değişikliğe imza atarak bugüne kadar arama sonuçlarının sağında çıkan reklamları küçük bir istisna ile kaldırdı. Google üst reklam alanını 4’e çıkarırken alt kısımdaki sayfa sonu reklam alanını 3 adet olarak belirledi.

Gelelim istisna kısmına… Ürün listeleme reklamları (PLA) ve Knowledge Panel’deki reklamlar. Yani bu formata ait reklamlar hala sağ tarafta görünmeye devam edecek gibi görünüyor.

Google, mobil arama sonuçları sayfasının yalnızca tepe bölümünü reklam alanı olarak kullanıyor. Aslında bu değişikliğin masaüstüne uyarlanması mobilden yapılan aramaların ağırlık kazanmasıyla yakından ilgili.

google-adwords

(PLA) Ürün Listeleme (Google Alış-Veriş) Reklamları ile Daha Sık Karşılaşacağız

Son yıllarda mobil aramaların masaüstü aramaların önüne geçtiğini düşündüğümüzde Google’ın böyle bir değişiklik yapması sürpriz değil. Çünkü sağ taraftaki reklamlar tıklanma oranları göz alındığında, boş bir metin kalabalığı ve görüntü kirliliğinden başka bir şey değildi. Bu düzenleme ile Ürün Listeleme Reklamları’nın daha fazla görüntülenmesi sağlanarak e-ticaret platformuna daha fazla katkı yapmaya çalıştığı düşünülebilir.

Tıklama Başına Reklam Maliyetleri Değişecek mi?

Güncellemeden önce hem sağ hem sol kısımda bir çok reklam mevcutken şimdi ise 4 üste 3 de altta toplam 7 metin reklam yayınlanabilecek. İşte bu durumda reklam verenler arasındaki rekabet daha da kızışacak ve CPC maliyetleri giderek artmaya başlayacak. Aslında işin özeti Google bu durumdan en karlı çıkan taraf olacak.

SEO Çalışmaları Daha da Önemli Bir Hal Alacak!

Bu sonuca nereden varıyorum diye soracak olanlar için ise cevabım tamamen kullanıcı algısı ile olacak. Arama sonuçlarında sağ taraftaki reklamlar aktif iken kullanıcı odağı daha dağınıktı. Böylelikle kişi daha fazla reklam içeriği ile temas kurduğunda organik arama sonuçlarına tıklama yüzdesi biraz daha düşük olabiliyordu. Şimdi ise SEO başarısı olan sayfalar ile daha fazla temas sağlanacağından organik trafik daha da artmış olacak.

İkinci ve en önemli kısım ise firmalar üstteki ilk 4 sırada görüntülenebilmek için mecbur CPC ücretlerini arttırmak durumunda kalacak ve Adwords maliyetlerini biraz daha şişirecekler. İlk 4’e girmek de oldukça maliyetli hale geldiğinde daha az maliyetli SEO çalışmalarının değerinin daha da artacağını düşünüyorum.

Dijital Pazarlama Hakkında Daha Detaylı Bilgi Almak için ücretsiz e-bülten aboneliğinizi başlatabilirsiniz.

Bu yazıyı beğendiyseniz paylaşabilirsiniz…

hreflang etiketi

Hreflang Etiketi Nasıl Eklenir?

 

Hreflang Etiketi

Google, kullanıcının dil tercihiyle sayfalarınızın doğru varyasyonunu eşleştirmek için hreflang etiketlerini kullanır.

Örnek verecek olursak eğer http://www.xyz.com/ şeklinde bir web sitenizin olduğunu düşünelim, http://www.xyz.com/ anadilinde ingilizce yayın yapan bir web sitesi ve sitenizin 3 dilde yayın yaptığını düşünelim. Örneğin, http://tr.xyz.com alt domain ile türkçe, http://es.xyz.com/ şeklindeki alt domain ile de ispanyolca olarak yayın yaptığınızı var sayıyoruz.

Eğer uluslararası alanda ticaret yapıyorsanız sitenizin içeriği de uluslararası hedeflemeye müsait olmalı, içeriğinizin düzgün bir şekilde tercüme edilmiş olması gereklidir. Neden? Çoğu ülkede İngilizce konuşanlar olmasına rağmen, muhtemel müşterileriniz yalnızca kendi dillerini konuşuyor olabilirler. Müşterilerle tercih ettiği dilde ticaret yaparak ve bunu google arama sonuçlarını doğru şekilde yansıtarak, sitenize 3 farklı dilde müşteri çekebilirsiniz ve hizmet verebilirsiniz.

Google Serach Console özellikle e-ticaret sitelerinin dil sorunlarını çözmek için yeni bir özellik ekledi. Bu arada unutmadan yanlış hreflang tanımlaması yapmak arama sonuçlarını olumsuz olarak etkileyeceğini ise unutmayın. Şimdi bu dil sorunu hreflang etiketi ile nasıl çözülüyor hep birlikte bir göz atalım.

Hreflang Etiketi Nasıl Eklenir?

< link rel=”alternate” href=”http://en.xyz.com/” hreflang=”en” />
< link rel=”alternate” href=”http://tr.xyz.com/” hreflang=”tr” />
< link rel=”alternate” href=”http://es.xyz.com/” hreflang=”es” />

Eğer alt domainleriniz yok ise;  <link rel=”alternate” href=”http://www.xyz.com/” hreflang=”tr” /> şeklinde kullanabilirsiniz.

Yukarıda görmüş olduğunuz kodları alt domainlere ait HTML alanında <head> alanı içine yerleştirin ve kaydedin. Aşağıda yer alan ekranı görmeniz bir kaç gün sürebilir.

hreflang-etiketi

SEO Hakkında Daha Detaylı Bilgi Almak için ücretsiz e-bülten aboneliğinizi başlatabilirsiniz.

Bu yazıyı beğendiyseniz paylaşabilirsiniz…